LetsGoBy.com - İstanbul Hakkında

İstanbul

İstanbul, doğası, kültürel ve tarihsel zenginliği bakımından sadece Türkiye'nin değil, aynı zamanda dünyanın da en önemli şehirlerinden biridir. Coğrafi olarak Asya ve Avrupa arasında bir köprü olması, bir bakıma Doğu ve Batı kültürlerini bir araya getirmektedir. İstanbul, tarihin iki büyük imparatorluğuna başkentlik yapmıştır. Roma İmparatoru I. Konstantin'in başkenti Roma'dan İstanbul'a taşınmasıyla birlikte Roma İmparatorluğu, Doğu ve Batı olarak ikiye ayrılmıştır (MS 330). Bundan önceki süreçte MÖ 680'lerde Yunanistan'dan gelen Megaralılar kentte bulunmaktaydı. Kentin bilinen en eski adı "Byzantion"dur, bu dönemde Megaralı Kral Byzantas'a ithafen verilmiştir. Konstantin, başkenti buraya taşıdığında "Nova Roma" (Yeni Roma) ismini verse de ölümünden sonra şehir Konstantinopolis (Konstantin'in Şehri) olarak anılmıştır. 313 yılında ilan edilen Milano Fermanı, Hristiyanlara yasal bir statü sağladı ancak bu Romalılar tarafından tepki ile karşılandı. Çok tanrılı Pagan dinini benimseyen Roma'nın ikiye ayrılmasının en önemli sebeplerinden biri budur: Hristiyan, Paganist çatışması. Buna bağlı olarak Konstantin, yeni başkentin kurulmasını "Tanrının emri" olduğunu ifade etmiştir. Ancak kendisi ancak ölüm döşeğinde vaftiz olacaktır. İstanbul, yeni bir başkentin tüm özelliklerini karşılıyordu. Konstantin, "Yeni Roma" ismini verdiği şehri gerçekten de Roma'nın yeniden inşa edilebileceği bir yer olarak görüyordu. İlginç bir ayrıntıysa İstanbul'un da Roma şehri gibi yedi tepeden oluşmasıdır. Bu bağlamda kentin inşası başlamış oldu. Şüphesiz İstanbul'un inşası tarihin en önemli kararlarından biridir. Konstantinopolis, tek bir adamın rüyasıdır. Bugün tarihi yarımadada olarak anılan bölge, İstanbul'un Konstantin dönemindeki sınırlarını oluşturmaktadır. Türk hâkimiyeti dönemlerinde bu sınırların dışında kentleşme seyrek olarak gerçekleşmiştir. Doğu Roma İmparatorluğu, kendi döneminde hiçbir zaman Bizans İmparatorluğu olarak anılmamıştır. Bu isim 16. yüzyılda Alman tarihçi Hieronymus Wolff tarafından verilmiştir. Doğu Roma İmparatorluğu, en parlak dönemini Jüstinianus zamanında (527-565) yaşamıştır.

İlerleyen dönemlerde Arap akınları ve Haçlı seferleri Doğu Roma'ya büyük zararlar vermiştir. Katolik - Ortodoks çatışması Doğu Roma'yı batı Avrupa ile karşı karşıya getirmiştir. IV. Haçlı Seferi'nde Boğaz'a gelen yelkenliler, Konstantinopolis'i görünce büyük bir şaşkınlıkla kenti arzulamışlardır. 12 Nisan 1204'te kente giren Haçlı orduları kenti yağmalamış ve ateşe vermişlerdir. Üç ciltlik Haçlıların Tarihi (1951-54) adlı eserin yazarı Steven Runciman bu durumu şöyle ifade etmektedir:

"[Konstantinopolis], Antik Yunan'dan kalan sanat eserleri ve kendi üstün ustalıklarının ürünü olan baş yapıtlarla doluydu. Venedikliler böyle şeylerin değerini biliyorlardı. Nerede bir hazinə buldularsa onu kendi kentlerindeki bir meydanı, kiliseyi ve sarayı süslemek üzere alıp götürdüler. Ama Fransızlarla Flamanlar yok etme arzusuyla yanıp tutuşuyorlardı. Naralar atarak sokaklara ve evlere saldırdılar, parlayan her şeyi kapıp taşıyamayacaklarını yıkıp kırarak, ancak birini öldürmek ya da birinin ırzına geçmek ya da içki içmek için şarap mahzenlerini yağma ettiklerinde mola verdiler. Ne manastırlar ne de kiliseler ve kütüphaneler bu yağmadan kurtulabildi. Sarhoş askerler, Ayasofya'da bile, kutsal kitaplarla ikonları ayaklarıyla ezerken, ipek perdeleri yırtarken ve gümüş ikonostasis'i parçalarken görebilirdiniz. Askerler sunak kapılarından içerek sarhoş olurken, bir fahişe de patriğin tahtına tırmanmış, açık - saçık bir Fransızca şarkı söylüyordu. Manastırlarda rahibelerin ırzına geçilmiş, saraydan kulübelere kadar her türlü mesken tecavüze uğrayarak yağmalanmıştı... Bu ürpertici yağmalama ve katliam sahneleri, bu çok büyük ve güzel kentin yerle bir edilinceye kadar günlerce sürmüştü."

Yağmanın ardından 1204'te kentte bir Latin İmparatorluğu kuruldu. Bizanslıların deyimiyle "Latin Köpekler" 57 yıl süren sefîr bir yaşamdan sonra kenti terk ettiklerinde artık geriye kalan sadece yıkık bir ülkeydi. Toprakları azalmış, merkeziyetçi güç zayıflamış ve halk yoksullaşmıştı. Bu arada Anadolu'da Türkler, Akdeniz ve Ege kıyılarına kadar gelmişti. Öyle ki bu durum Trakya'nın da Türklerin eline geçmesinin ardından Bizans dört bir yandan kuşatılmış ve hasta İmparatorluk uzun bir direnişin ardından 1453 yılında Fatih Sultan Mehmet'e yenik düşmüştü.

II. Mehmet, şehre büyük bir coşku ile girmiş ve Ortodoks halka ibadetlerinde ve yaşantılarında büyük ayrıcalıklar tanımıştır. Başta Ayasofya olmak üzere bazı kiliseler camiye çevrilmiştir. Ancak Fatih, şehre girdiğinde hayal kırıklığı yaşadı. Çünkü onun hayallerindeki şehir Haçlılar tarafından yağmalanmış, Ayasofya dahil birçok yapı talan edilmişti. Fatih Sultan Mehmet'in en büyük başarılarından biri de bu yıkık şehre yeniden hayat vermesi olmuştur. Ve böylece başkent Edirne'den Konstantinopolis'e taşınmış oldu.

İstanbul'a Nasıl Gidilir?

İstanbul'a Türkiye'nin tüm havalimanlarından uçuş seferleri ve tüm otobüs terminallerinden otobüs seferleri ve tüm tren garlarından tren seferleri mevcuttur. Aynı şekilde dünyanın önde gelen tüm büyük şehirlerinde karşılıklı olarak doğrudan uçuş seferleri vardır. İstanbul'a hava yolu ile ulaşım için yurt içi ve yurt dışı seferlerle 2 havalimanı aracılığı ile sağlanmaktadır. Sabiha Gökçen Havalimanı 2017 yılında 31.316.109 toplam yolcu sayısıyla en çok kullanılan ulaşım yolu olmuşken, Atatürk Havalimanı aynı yıl 63,7 milyon yolcu sayısıyla yoğun olarak kullanılmıştır. Atatürk Havalimanı günde 1.500 uçuş iniş kalkışıyla oldukça yoğun bir ulaşım merkezi olup, şehir merkezine ulaşım açısından en kolay yerde bulunmaktadır. Yerli ve yabancı birçok havayolu firmasına ait uçuşlar her iki havalimanından da yapılabilmektedir. İstanbul'da inşası başlayan 3. havalimanı ise daha fazla kapasiteye sahip olup, aynı anda 3 uçağın inebileceği bir alana sahip olması planlanmaktadır. Yıllık yaklaşık 150 milyon yolcu kapasitesine ulaşması düşünülen bu havalimanının açılış tarihi Ekim 2018 olarak tahmin edilmektedir.

Havalimanları dışında şehirde pek çok otobüs firmasının bulunduğu Esenler Otogarı, uzun yıllar boyunca İstanbul'a ulaşımın başlıca noktasıydı. Tarihi otogar günümüzde halen hizmet vermekte olup, Bayrampaşa'da bulunan otogar, 200'den fazla otobüs firması ve 168 peronu ile günde 50 bin bilet keserek son hız yolcu taşımaya devam etmektedir. Esenler Otogarı dışında Alibeyköy Cep Otogar ve Harem uzun yıllar boyunca hizmet veren diğer büyük otogarlardır. Anadolu yakasında ise birçok özel firmanın kendi cep otogarları bulunmaktadır.

İstanbul'a ulaşmanın diğer bir yolu ise her gün gerçekleştirilen tren seferleridir. Adapazarı, Ankara, Konya, Eskişehir seferleri yapan hızlı trenler İstanbul'a ulaşmanın belki de en nostaljik ve eğlenceli yollarındandır. Adapazarı'ndan kalkan Ada Ekspresi günde 4 sefer yaparken, Ankara'ya 7, Konya'ya ise 3 sefer mevcuttur. İstanbul hızlı tren garı Pendik'te bulunmaktadır.

İstanbul'a ulaşım sadece hava, kara ve tren yoluyla sınırlı değildir çünkü İstanbul denizlerle çevrili bir şehirdir. IDO ve BUDO seferleri ile çevre kentlerden İstanbul'a ulaşım hem çok kolay hem de çok uygundur. Bandırma, Yalova, Bursa, Avşa, Marmara Adası'ndan kalkan deniz otobüsleri Yenikapı, Bostancı, Ambarlı, Armutlu, Kadıköy limanlarına günlük seferler düzenlemektedir. Ayrıca araçlı vapur hatları sayesinde kendi aracınızla deniz yolunu kullanmak da mümkündür.

İstanbul'a Ne Zaman Gidilir?

İstanbul, yılın tüm aylarında turist çeken bir yapıya sahiptir. Kent her dönemde ayrı bir güzellik sunar. İlkbaharda mor çiçekler açan erguvan ağaçları, sonbaharda ise sararan bitki örtüsü, kent sokaklarını ve caddelerini manzara tablolarını aratmayacak bir güzelliğe bürür. Aynı şekilde kışın bembeyaz karlar altında İstiklal Caddesi, Avrupa'nın Noel şehirlerini aratmayacak bir güzelliğe sahiptir. Kimi insan bu şehri kışın sever, kimi ise yazın. Böyle bir yönlendirme yapmak doğru olmaz. Doğrusu İstanbul her zaman bir başka güzel.

İstanbul'da Nerede Kalınır?

Şehrin dört bir yanında yükselen beş yıldızlı lüks oteller konaklama için gösterişli bir imkân sunmaktadır. İstanbul'un her semtinde ucuz ve pahalı oteller bulunur. Kentin en ünlü otelleri Çırağan Caddesi üzerinde, Maslak'ta ve 4. Levent'te yer alır. Bunun yanı sıra gece hayatının içinde yer almaktan ya da kalabalık ortamlardan hoşlanıyorsanız Beşiktaş, Kadıköy, Taksim bölgelerini tercih edebilirsiniz. İstanbul seyahatinizde konaklayacağınız bölgeyi seçmeden önce seyahat planlarınızı gözden geçirin. Sultanahmet, Galata, Eminönü, Taksim ve Avrupa Yakası bölgelerinden hangisini seçeceğinize planlarınıza uygun olacak şekilde karar vermelisiniz.

İstanbul'da Gezilecek Yerler

İstanbul gezilecek yerler listemizi sizin için hazırladık. Derler ya "Ömür biter İstanbul bitmez" diye... Gerçekten de İstanbul'da o kadar çok gezilecek, görülecek yer var ki anlatmakla bitmez. Yine de siz İstanbul gezilecek yerler listemize bir göz atmadan geçmeyin. İstanbul'u ziyaret etmeyi düşünüyorsanız, İstanbul gezi rehberi videomuza göz atmayı unutmayın. İstanbul gezisi hakkında bilinmesi gerekenleri pratik bir şekilde bir arada bu videoda bulabilirsiniz! İstanbul tarihi ve doğal zenginlikleri bakımından dünyanın en önde gelen şehirlerinden biridir. Günden güne artan nüfusu ve buna bağlı olarak karmaşık bir hal alan kent dokusuyla; kaos içinde kendine özgü bir düzen oluşturmuştur. Genellikle turistik noktalar "Tarihi Yarımada" denen bölgede toplanmıştır. Geçmişte bu bölgenin trafiğe kapatılması konuşulmuş olsa da bu doğrultuda bir karar alınmış değildir. Batı'nın ve Doğu'nun kesiştiği bu şehrin hemen her noktasında iyi ve kötü, güzel ve çirkin, eski ve yeniyi yan yana görebilirsiniz. Bu kent tarihte iki büyük imparatorluğa ve iki kutsal dine merkez olmuştur. Bu geçmişin geride kalan izleri, her ne kadar korunmak için özen gösterilmese de, şehrin dört bir yanında görülebilmektedir. İstanbul, hem İslam'ın hem de Ortodoks Hristiyanlığın en önemli mabetlerine ev sahipliği yapar. İstanbul'un gezilecek yerleri arasında yer alan şehrin en ünlü yapıları bir arada yürüme mesafesindedir. Tarihi Yarımada diye adlandırılan bölge Bizans İstanbul'unun sınırlarını oluşturur. Fatih kente at üstünde büyük karşılama töreniyle girmiş ve Ayasofya'yı ziyaret etmişti. Onun ardından bir gelenek olarak kentte ilk ziyaret noktası Ayasofya olarak kalmıştır. Bu nedenle İstanbul gezilecek yerler listemize Ayasofya ile başladık. Gezilecek yerler listemizin kalanı Galata Kulesi, İstanbul Arkeoloji Müzesi, Sultan Ahmet Camii, Süleymaniye Camii gibi tarihi yapılar, Topkapı Sarayı, Dolmabahçe Sarayı gibi saraylar, Gülhane Parkı, Emirgan Parkı gibi parklar, meydanlar ve müzelerden oluşan en önemli gezi noktalarını içeriyor. Adını andığımız bu yerlerle ilgili detaylı bilgiye yazının devamında ulaşabilirsiniz.

İstanbul Mutfağı

İstanbul, Bizans ve Osmanlı'dan gelen bir mutfak kültürüne sahiptir. Ancak geleneksel yemeklerin çoğu unutulmuş ve yerini yenilere bırakmıştır. İstanbul, Türkiye'nin bir buluşma noktası olarak her bölgeden lezzetleri bir arada sunar. Kentin mutfak kültürü dönemlere göre değişse de bazı lezzetler her zaman popülerliğini korumuştur. İstanbul'da son 20 yılda Güneydoğu Anadolu bölgesine has kebapçılar ve restoranlar oldukça popüler hale gelmiştir. Kent mutfağı bölgeler arası değişiklik gösterir. İstanbul kültürü denilen olgunun yerini Anadolu kültürüne bırakması, İstanbul kültürünün sınırlarını iyiden iyiye daraltmış ve mutfağı da etkilemiştir. Ancak bunun avantajlı bir yanı varsa o da Türk mutfağının tüm lezzetlerinin bir arada sunulmasıdır. Bunun yanında kentte Asya ve Avrupa mutfağından restoranlar, başta Yunanistan, Çin ve Fransa olmak üzere yerini almıştır. Amerikan kültürünün bir etkisi olarak fast-food son yıllarda önemli ölçüde yaygınlaşmıştır. Öyle ki İstanbul caddelerinde ardı ardına döner, hamburger, pizza, lahmacun, dürüm, sandviç, tost ve sosisli gibi ürünler satan fast-food dükkânları görülebilmektedir.

İstanbul Gece Hayatı

Istanbul bir kültürel baskent, yani etkinlikler sehri. Istanbul, sizi renkli ve zengin gece hayati ile sasirtabilir. Isterseniz klasik eglence mekânlan isterseniz de dopdol festival, konser ve tiyatro oyunlarina giderek eglenceli vakit geçirebilirsiniz.Istanbul'da kalacaginiz veya gece hayatina

karisacaginiz tarihe bagi olarak programlara bakin ve bilet alin. Bu sehrin gecelerinde pekçok sahnede inanilmaz gösteriler gerceklestirilmektedir. UNIQ Hall Lounge, Volkswagen Arena, Salon IKSV, Babylon, Küçükçiftlik Park, Ghetto, Jolly Joker istanbul, Santral istanbul, garajistanbul, Turkcell Kuruçesme Arena, Parkorman, is Sanat Kültür Merkezi ve Akbank Sanat Kültür Merkezi bu etkinliklerin yapildigi yerlerden basicalari. Ekim - kasim aylarinda

baslayan istanbul Cazz Mevsimi'ne is Sanat ve Akbank Sanat'da denk gelebilirsiniz. Bu sanat merkezlerinde yil boyunca küresel capta ilgi görmüs pek ok konser ve tiyatro gösterimi

yapilmaktadir.

istanbul'un açkhava konser merkezleri bilerce kisiyi agirlamakla birlikte pek ok etkinlige ev

sahipligi yapiyorlar. 17 bin kisi kapasiteli Küçükçüftlik Park, Leonard Cohen'den Gloria Gaynor'a kadar pek ok ünlü sanatiyi agirlamis Harbiye Cemil Topuzlu Agik Hava Sahnesi, essiz bogaz

manzarasina sahip Turkcell Kuruçesme Arena bunlardan birkaçi.

Eger kis aylarinda iseniz Zorlu PSM, Babylon, Ghetto, If Performance Hall, The Hall, Santralistanbul ve Volkswagen Arena sizi bekliyor olacak. Bu gösteri meanlarinda müzikal, tiyatro, konser ve sayisiz parti düzenlenmektedir. Konser programlarindan internet ve sosyal medya üzerinden takip ederek haberdar olmabilirsiniz. Biletlerinizi almak için biletix veya gösteri merkezi giselerini tercih edin.

Gece hayati anlayisiniz bar ve gece kulüplerinden olusuyorsa, sizin için oncelikle Besiktas, Kadikoy ve Taksim mekanlarini onerebiliriz. Son yillarda populer olan mekanlar özellikle Kadiköy'de toplanmistir. Bu nedenle öncelikle Kadiköy eglence merkezlerinden

baslayalim. DOROCK XL, en büyük kapali can konser alanina sahip olmasi sebebiyle tercih edilen mekânlarin basinda geliyor. Hem oturup bir seyler yiyip içecek ve sohbet edecek alani mevcut hem de her gece konser dinleme imkâni. Son zamanlarda meshur olan "craft" biralardan bolca bulabileceginiz ve doyasiya icebileceginiz en güzel mekanlardan biri ise "Ayi". Burasi

Kadiköy - Moda arasinda bulunuyor. 90 lar konseptli seyleri seviyorsaniz müziklerine bayilacaginiz

oldukça popüler bir yer ise "Eskici". Her zaman dopdol olan bu meanlar gece boyu eglenceye davet ediyor. Bu meanlar disinda Kadiköy'ü Kadiköy yapan Karga, Zeplin, Arkaoda, Komodo ve

Monks gibi pek ok mekân siralayabiliriz.

İstanbul Festivaller

İstanbul kültür ve sanat etkinlikleriyle adeta bir festivaller şehri. Yılın her mevsimi arka arkaya kesintisiz festivaller, panayırlar, etkinlikler ve organizasyonlar mevcut. Baharın gelişiyle birlikte artan ve yaz mevsiminde neredeyse her parkta yayılan festivaller binlerce kişinin katılımıyla gerçekleşiyor. Bu yazımızda İstanbul'un her yıl düzenli olarak organize edilen festivallerinden bazılarına göz atacağız.

İstanbul Uluslararası Kukla Festivali: Her yıl mayıs ayında düzenlenen Uluslararası Kukla Festivali, 1998'den beri 300'den fazla kukla grubuna ev sahipliği yapmıştır. Festival kapsamında yerli ve yabancı kukla şovları ve kağıttan kukla atölyeleri düzenlenmektedir. İstanbul'daki Kukla Festivali'nde 20 yıldır 2.500 kuklacının bir araya gelmesi sağlanmaktadır.

İstanbul Uluslararası Dans Festivali: Her yıl nisan ayında düzenlenen Uluslararası Dans Festivali, her yıl farklı mekanlarda birkaç gün boyunca sürmektedir. Avrupa, Asya ve Latin Amerika kökenli dansçıların renkli dans gösterilerini izleyebilirsiniz. Ayrıca Dünya Dans Şampiyonası ve sportif dans gösterileri de mutlaka izlenmelidir.

İstanbul Film Festivali: 2018'den itibaren düzenlenen İstanbul Film Festivali, İstanbul Kültür Sanat Vakfı (IKSV) tarafından organize edilmektedir. İstanbul'un her iki yakasında bulunan çeşitli sinema salonlarında festival kapsamındaki filmleri izleyebilirsiniz. Geleneksel hale gelen festival biletleri önceden internet üzerinden alınıyor ve hızla tükeniyor. Türk Klasikleri, Yıllara Meydan Okuyanlar, Genç Ustalar, Ustalara Saygı, Dünya Festivallerinden, Uyarlamalar, Sinema ve Sanatlar, Belgesel Çılgınlığı ve Çocuk Menüsü gibi kategorilere sahip olan film festivali 2 hafta sürmektedir.

İstanbul Sahaf Festivali: İstanbul sahafçıları bir araya gelerek her yıl çeşitli semtlerde Sahaf Festivali düzenleniyor. Bu festivallerde eski kitaplar, dergiler, plaklar, kartpostallar satılmaktadır. İstanbul Sahaf Festivali Beyoğlu, Kadıköy ve Üsküdar gibi semtlerde eylül ve ekim aylarında düzenlenmektedir.

İstanbul Shopping Fest: Dubai ve Singapur'daki Shopping Festlere rakip olan İstanbul Shopping Fest, AVM'lerde ve Kapalıçarşı'da alışverişte sınır tanımıyor. İstanbul Ticaret Odası, İstanbul Valiliği, Kültür Turizm Bakanlığı ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından desteklenen festival her yıl haziran ayında gerçekleştiriliyor.

İstanbul Tasarım Bienali: Her yıl ekim ayında belirli bir tema etrafında düzenlenen Bienal, sanatsever İstanbullularla buluşuyor.